Beslenme
Süreci
10122020
Beslenme,
sağlıklı yaşam amacıyla besin
unsurlarının, sindirim sistemi yoluyla vücuda alınmasıdır. Bu, sağlıklı yaşam
için, ‘müzik ruhun’, ‘ilim kalbin’ gıdasıdır deyimlerini de çağrıştırır.
Canlılar, enerjiyi kullanma yeteneği olan metabolizmaya sahiptir; enerjiyi,
moleküler düzeyde, formunu değiştirerek kullanır. Gerçek nefes alma, hücrede oksijenin kullanımı,
gerçek beslenme de hücre içinde ihtiyaç duyulan proteinlerin, alınan
besinlerden üretilmesidir. İnsan,
‘bilinç’ üreten canlıdır, beslenmesi amaca uygun olmalıdır. Her şey insan için
insan Hak içindir, Hak, bilinçle bilinmelidir. Halk ediliş, yaratılış ve ruhla
dirilerek yüceliş, varoluşta üç aşamadır. Her şey, bir bilginin uygulanmış
halidir. Bilgi enerjidir, beslenmenin temelinde halden hale geçebilen bilgi
veya ilim vardır denebilir.
“Kendilerine
zulmedenler, ‘nefsin gıdasını isteriz’ dediler.
Ruhun huzuru yerine, Allah’ın sıfatlarıyla sıfatlanmak yerine, nefislerinin huzurunu isteyip, nefis sıfatlarıyla sıfatlandılar. Ruhun lütfünden mahrum olarak, daha dar ve paylaştıkça veya zamanla azalan,
nefsanî ve heves ettikleri nimetleri tercih ettiler.” (2 Bakara, 59)
“Hayatı ve beslenmeyi anlamak için proteinleri anlamak
şarttır. Proteinler 20 farklı amino asit zincirinden oluşur. Proteinin neyi
nasıl yaptığı, onun şekline bağlıdır. Proteinin şekli, onun işini, fonksiyonunu
belirler. Belirli bir proteini üretmek için, amino asit zincirlerini, ‘Protein
Üreten Proteinler’ nasıl kullanıyorsa öyle kullanmak gerekir. Hem aynı atomları
ve yapı taşlarını kullanmak hem de aynı şekilde şekillendirmek şarttır. Bu
işlemde bilgisayarların yardımı kaçınılmazdır. Laboratuarda bir proteinin şeklinin
tahmini için Yapay Zekâ Bilgisayarları kullanılır. Makul düzeyde karmaşık bir
proteinin alabileceği alternatif şekiller ise 10 üzeri 300 (10300) sayısı kadardır.
Çünkü proteinin şeklinin, atomlarının kendi aralarındaki ve bulundukları hücre
ortamındaki, su ve diğer atom, enzim, yapı taşları ve moleküller arasındaki etkileşimlerden
etkilendiği bilinmektedir. Alternatifler
değerlendirilirken, sezgilerin kullanıldığı da bir gerçektir ve aynı nitelik
Yapay Zekâya da öğretilir. Sezgisel kararlar, alternatif yolların
değerlendirilmesinde, ‘kısa yollar’ olarak tanımlanan yorumlardır.” (1)
Yukarıdaki bilimsel makalenin incelenmesi ilginç
fikirlere götürebilir. Bilimsel
tahminlere göre evrendeki toplam atom sayısı 10170 kadardır. Sayının değeri 10 kat artırılırsa sayı 10171 olur
ve ‘Bilinen Evrendeki Atom Sayısının’ 10 katı demektir. Işığın bir yılda kat
ettiği yola 1 Işık Yılı uzaklık denmesi gibi bu sayıyı ‘Evrendeki Atom Sayısı –
EAS’ olarak tanımlayabiliriz. Bir EAS bilinen evrendeki tüm atomların sayısı,
10 EAS ise bilinen evrenin atomlarının 10 katı olur. Ancak iş proteinlerin
alabileceği şekil sayısı 10300 e geldiğinde gene okunamaz büyüklükte bir sayı
bulunmuş olur. İnsan aklı zorlansa da bu sayıların büyüklüğünü bir an için
olsun akılda tutmakta yarar vardır. Çünkü bu sayı bir ‘olasılık’ sayısıdır,
alternatiflerin, alternatif yolların sayısıdır. Zar atımında hepsinin aynı
gelme olasılığıdır. Bilgisayarda işlem yapmak istediğimiz bir sayıdır. Bu kadar
işlemi yapabilen bir Yapay Zekâ Robotu ile ancak protein yapılabileceğini
gösterir. Bu işlem miktarına ‘Sezgisel Kararlar’ verme yeteneğinin de eklenmesi
ayrıca şarttır. Niceliksel kararlara nitelik de eklenmelidir. Kuantum
Bilgisayarından beklenen işlem hacmi bu kadar büyüktür. İşin önemi ve
büyüklüğü, yapmaya ve üretmeye çalışınca çıkmaktadır. Aynı proteini sürekli
üretebilen bir protein, her seferinde zarları aynı atıyor ve hepsinin, örneğin
‘altı’, gelmesini sağlıyor demektir. Bilim ilerledikçe haşyetimiz artıyor
denebilir.
Beslenme süreci, güneş ışığının şekere
dönüştürülmesiyle başlar. Klorofil molekülü, güneş enerjisini, ışığını,
elektromanyetik dalgasını, elektromanyetik enerjisini, itim-çekim kuvvetini,
şekere çevirir ve neden, niçin, nasıl, sorulmaz. Şeker molekülünün oksijeni,
hücrede, mitokondri molekülü içinde, koparılır ve hücreye ‘bağ enerjisi’
kazandırılır. Bu enerji, gerçek nefes alma işlemidir ve oksijen atomu, karbon
atomuyla birleşip, karbondioksit olarak ciğerlerde temizlenir. Açığa çıkan bağ
enerjisi, hücredeki ‘Molekül Yapan Moleküllerce’ üretim sürecinde kullanılır.
DNA’dan alınan reçeteye uygun olarak, ihtiyaç duyulan diğer moleküller
üretilir. Her canlı hücre, dışarıdan alınan elementler, çinko, magnezyum ve
demir gibi metaller, enzim, vitamin ve proteinlerle, ihtiyaç duyulan
moleküllerin üretildiği büyük ve geniş bir fabrikadır. Protein üretimi için
DNA’daki genetik bilgi, tek zincirli bir ‘Haberci RNA’sı oluşturulup üzerine
yazılır, ‘Taşıyıcı RNA’ ile taşınır, ‘Ribozomsal RNA’ tarafından ‘Ribozom’ organzeline,
parçacığına teslim edilince, protein anında sentezlenir. Verilen irade ile
hücre içinde bu iş, göz açıp kapama kadar basittir.
İnsan,
bedensel ve zihinsel gelişimi tamamlandığında reşit olur. Bedensel gelişim, hormonsal
dengeyi gösterir.(2) Zihinsel gelişim ise beyin hücrelerinin, uygun elektrik
akımları yaratarak, düşünce, bilinç üretimidir. İnsan bedeninde, hangi mesajı
diğer hücrelere taşıyacak, hangi hormonun, hangi atomlardan yapıldığını, nerede
ve nasıl üretildiğini, Biyolojiden, yeni öğrendik.(3) Nöron hücrelerimizde,
hangi molekülün, nasıl elektrik ürettiğini ve nasıl kodlayarak mesaj yükleyip
diğer hücreye gönderdiğini de Nörolojiden yeni öğrendik. Oysa canlılar bu
işleri binlerce yıldır yapmaktadır. DNA maddeye hükmeder ve hücrelere ne zaman,
ne yapacaklarını bildirir. Moleküler Biyoloji, protein, hormon ve elektronik
mesaj üretimiyle bize ‘Verilmiş İrade’ ortamını yaşatabilir. Binlerce yıl önce,
moleküller, elektrik üretip kodlamayı biliyor ve kullanıyordu. Bir hafta önce
yayınlanan bir makaleden anlıyoruz ki on milyarlarca evrenin atomlarının toplam
sayısı kadar olasılıkla, proteinler anında üretilmekte ve beslenmemize
sunulmaktadır.
Umarım, biz de, çok kısa zamanda, şaşmayan
bir düzenlilik içinde, aksamadan işleyen Âlemin düzeninin ihtişamını haşyetle anlar,
iradenin kaynağını idrak edebiliriz.
(1)
https://www.economist.com/science-and-technology/2020/11/30/how-do-proteins-fold
(2)
https://www.vitaminler.com/bilgi-bankasi/hormon-nedir-ne-ise-yarar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder