13 Aralık 2020 Pazar

Beslenme Süreci

 

Beslenme Süreci

                                                                                                                                 10122020

            Beslenme, sağlıklı yaşam amacıyla besin unsurlarının, sindirim sistemi yoluyla vücuda alınmasıdır. Bu, sağlıklı yaşam için, ‘müzik ruhun’, ‘ilim kalbin’ gıdasıdır deyimlerini de çağrıştırır. Canlılar, enerjiyi kullanma yeteneği olan metabolizmaya sahiptir; enerjiyi, moleküler düzeyde, formunu değiştirerek kullanır.  Gerçek nefes alma, hücrede oksijenin kullanımı, gerçek beslenme de hücre içinde ihtiyaç duyulan proteinlerin, alınan besinlerden üretilmesidir.  İnsan, ‘bilinç’ üreten canlıdır, beslenmesi amaca uygun olmalıdır. Her şey insan için insan Hak içindir, Hak, bilinçle bilinmelidir. Halk ediliş, yaratılış ve ruhla dirilerek yüceliş, varoluşta üç aşamadır. Her şey, bir bilginin uygulanmış halidir. Bilgi enerjidir, beslenmenin temelinde halden hale geçebilen bilgi veya ilim vardır denebilir.

 

“Kendilerine zulmedenler,  ‘nefsin gıdasını isteriz’  dediler.  Ruhun huzuru yerine, Allah’ın sıfatlarıyla sıfatlanmak yerine,  nefislerinin huzurunu isteyip,  nefis sıfatlarıyla sıfatlandılar.  Ruhun lütfünden mahrum olarak,  daha dar ve paylaştıkça veya zamanla azalan, nefsanî ve heves ettikleri nimetleri tercih ettiler.” (2 Bakara, 59)

 

“Hayatı ve beslenmeyi anlamak için proteinleri anlamak şarttır. Proteinler 20 farklı amino asit zincirinden oluşur. Proteinin neyi nasıl yaptığı, onun şekline bağlıdır. Proteinin şekli, onun işini, fonksiyonunu belirler. Belirli bir proteini üretmek için, amino asit zincirlerini, ‘Protein Üreten Proteinler’ nasıl kullanıyorsa öyle kullanmak gerekir. Hem aynı atomları ve yapı taşlarını kullanmak hem de aynı şekilde şekillendirmek şarttır. Bu işlemde bilgisayarların yardımı kaçınılmazdır. Laboratuarda bir proteinin şeklinin tahmini için Yapay Zekâ Bilgisayarları kullanılır. Makul düzeyde karmaşık bir proteinin alabileceği alternatif şekiller ise 10 üzeri 300 (10300) sayısı kadardır. Çünkü proteinin şeklinin, atomlarının kendi aralarındaki ve bulundukları hücre ortamındaki, su ve diğer atom, enzim, yapı taşları ve moleküller arasındaki etkileşimlerden etkilendiği bilinmektedir. Alternatifler değerlendirilirken, sezgilerin kullanıldığı da bir gerçektir ve aynı nitelik Yapay Zekâya da öğretilir. Sezgisel kararlar, alternatif yolların değerlendirilmesinde, ‘kısa yollar’ olarak tanımlanan yorumlardır.” (1)

 

Yukarıdaki bilimsel makalenin incelenmesi ilginç fikirlere götürebilir.  Bilimsel tahminlere göre evrendeki toplam atom sayısı 10170 kadardır. Sayının değeri 10 kat artırılırsa sayı 10171 olur ve ‘Bilinen Evrendeki Atom Sayısının’ 10 katı demektir. Işığın bir yılda kat ettiği yola 1 Işık Yılı uzaklık denmesi gibi bu sayıyı ‘Evrendeki Atom Sayısı – EAS’ olarak tanımlayabiliriz. Bir EAS bilinen evrendeki tüm atomların sayısı, 10 EAS ise bilinen evrenin atomlarının 10 katı olur. Ancak iş proteinlerin alabileceği şekil sayısı 10300 e geldiğinde gene okunamaz büyüklükte bir sayı bulunmuş olur. İnsan aklı zorlansa da bu sayıların büyüklüğünü bir an için olsun akılda tutmakta yarar vardır. Çünkü bu sayı bir ‘olasılık’ sayısıdır, alternatiflerin, alternatif yolların sayısıdır. Zar atımında hepsinin aynı gelme olasılığıdır. Bilgisayarda işlem yapmak istediğimiz bir sayıdır. Bu kadar işlemi yapabilen bir Yapay Zekâ Robotu ile ancak protein yapılabileceğini gösterir. Bu işlem miktarına ‘Sezgisel Kararlar’ verme yeteneğinin de eklenmesi ayrıca şarttır. Niceliksel kararlara nitelik de eklenmelidir. Kuantum Bilgisayarından beklenen işlem hacmi bu kadar büyüktür. İşin önemi ve büyüklüğü, yapmaya ve üretmeye çalışınca çıkmaktadır. Aynı proteini sürekli üretebilen bir protein, her seferinde zarları aynı atıyor ve hepsinin, örneğin ‘altı’, gelmesini sağlıyor demektir. Bilim ilerledikçe haşyetimiz artıyor denebilir.

Beslenme süreci, güneş ışığının şekere dönüştürülmesiyle başlar. Klorofil molekülü, güneş enerjisini, ışığını, elektromanyetik dalgasını, elektromanyetik enerjisini, itim-çekim kuvvetini, şekere çevirir ve neden, niçin, nasıl, sorulmaz. Şeker molekülünün oksijeni, hücrede, mitokondri molekülü içinde, koparılır ve hücreye ‘bağ enerjisi’ kazandırılır. Bu enerji, gerçek nefes alma işlemidir ve oksijen atomu, karbon atomuyla birleşip, karbondioksit olarak ciğerlerde temizlenir. Açığa çıkan bağ enerjisi, hücredeki ‘Molekül Yapan Moleküllerce’ üretim sürecinde kullanılır. DNA’dan alınan reçeteye uygun olarak, ihtiyaç duyulan diğer moleküller üretilir. Her canlı hücre, dışarıdan alınan elementler, çinko, magnezyum ve demir gibi metaller, enzim, vitamin ve proteinlerle, ihtiyaç duyulan moleküllerin üretildiği büyük ve geniş bir fabrikadır. Protein üretimi için DNA’daki genetik bilgi, tek zincirli bir ‘Haberci RNA’sı oluşturulup üzerine yazılır, ‘Taşıyıcı RNA’ ile taşınır, ‘Ribozomsal RNA’ tarafından ‘Ribozom’ organzeline, parçacığına teslim edilince, protein anında sentezlenir. Verilen irade ile hücre içinde bu iş, göz açıp kapama kadar basittir.

 

İnsan, bedensel ve zihinsel gelişimi tamamlandığında reşit olur. Bedensel gelişim, hormonsal dengeyi gösterir.(2) Zihinsel gelişim ise beyin hücrelerinin, uygun elektrik akımları yaratarak, düşünce, bilinç üretimidir. İnsan bedeninde, hangi mesajı diğer hücrelere taşıyacak, hangi hormonun, hangi atomlardan yapıldığını, nerede ve nasıl üretildiğini, Biyolojiden, yeni öğrendik.(3) Nöron hücrelerimizde, hangi molekülün, nasıl elektrik ürettiğini ve nasıl kodlayarak mesaj yükleyip diğer hücreye gönderdiğini de Nörolojiden yeni öğrendik. Oysa canlılar bu işleri binlerce yıldır yapmaktadır. DNA maddeye hükmeder ve hücrelere ne zaman, ne yapacaklarını bildirir. Moleküler Biyoloji, protein, hormon ve elektronik mesaj üretimiyle bize ‘Verilmiş İrade’ ortamını yaşatabilir. Binlerce yıl önce, moleküller, elektrik üretip kodlamayı biliyor ve kullanıyordu. Bir hafta önce yayınlanan bir makaleden anlıyoruz ki on milyarlarca evrenin atomlarının toplam sayısı kadar olasılıkla, proteinler anında üretilmekte ve beslenmemize sunulmaktadır.

 

      Umarım, biz de, çok kısa zamanda, şaşmayan bir düzenlilik içinde, aksamadan işleyen Âlemin düzeninin ihtişamını haşyetle anlar, iradenin kaynağını idrak edebiliriz.

 

 

 

 

(1)     https://www.economist.com/science-and-technology/2020/11/30/how-do-proteins-fold

(2)      https://www.vitaminler.com/bilgi-bankasi/hormon-nedir-ne-ise-yarar

(3)     https://www.google.com/search?q=hormon+nedir&oq=hormon&aqs=chrome.5.69i57j0l7.6023j0j7&sourceid=chrome&ie=UTF-8

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder