Mutluluk Fıtrattandır
Kitabımız Kuran, Allah kelamıdır, akla, akıllı olana, aklı buluğa erene,
hitap eder, olgunlaşmak isteyene nasihattir. Hitabı duyan akıl, fıtratı
uyandırır, istidat harekete geçer, ezelde fıtrata kazınan ‘ahde’, vefa gösterip
Hakkı arar. Kuvvet ve Kudretin sahibini arayıp, hareketlerini ve sıfatlarını,
emanetler olarak iade edip, vücudunu Hakka, kendi iradesiyle, benlik ve
ikiliklerinden vazgeçerek, teslim eder. Tevekkül göstererek, kişi razı olunca,
Allah da ondan razı olur. Efal, sıfat ve zatlarını, Allah’ta fena bulup, fani
olarak, teslim edenler, altlarından şeriat, ahlâk, tevekkül ve tevhidi efal
ilimlerinin nehirleri cereyan eden, akan, cennetlerde yaşarlar, işte bu en
büyük saadet ve mutluluktur. İstidat ve idrak ne kadar kuvvetliyse, mutluluğun
olgunluğu ve lezzeti de o derece kuvvetli olur.
“Mutluluk, Kalbe-Bedene-Ortama ait olmak üzere üç tiptir. Kalbe ait
mutluluk: Hikmet, Marifet, ilmî ve amelî kemaller, olgunluklar. Bedene ait
mutluluk: Sıhhat, Kuvvet, Tabii şehvet, Cismani lezzettir. Ortama ait mutluluk:
Mal, mülk, zenginliktir. Züht ve ibadetle aranan baki kalp saadetini kazanmak
için beden ve beden etrafındaki saadetlerden sakınmalı. Namaz, nefse ve bedene
zorluca bir yüktür. Malı vermek ise nefse sevimli olan haricî saadetlerden yüz
çevirmektir ki, buna züht denir. Nefis için mal vermek can vermekten şiddetli
olur! Cömertlik fazilettir, bundan mahrum
kalmamak için infak, sahip olunan malın tümüne değil, yalnız bir kısmına tahsis
kılınmıştır.” (2 Bakara, 3) “Herkese hak ettiği verilir. İstihkak, biri ruhanî,
diğeri bedenî olan, iki uhrevî, ahrete ait, saadet olabilir. Allah, bünyenin
şiddeti ve kuvvetin fazlalığı olan bedeni saadet ve ilimden ibaret olan ruhani
saadeti, hak edene verir.” (2 Bakara, 247) “Her kişinin ezeldeki istidadı,
fıtratın aslı ve esası itibariyle birdir. Ancak yaradılıştan itibaren her insan
bir diğerinden her şeyiyle farklıdır, tektir, özeldir, farklı bir bütündür. Her
insanın yaradılışı, diğerinden farklı bir olgunluk ve mutluluk gerektirir. Bir
insanın bir başkası gibi olgunlaşması ve mutlu olması hayaldir, hayalidir. Sebep, şartlar ve sonuç olarak
sürecin tümü bir kişiye özeldir. Her kişi için birlik, bütünlük ve teklik
geçerli olduğu için olgunluk ve mutluluk da farklı olacaktır.” (4 Nisa, 32) “Çalışmadan,
şans oyunlarıyla, kemali ve mutluluğu talep etmek haramdır.” (5 Maide, 3) “Nefis
meralarından, nefsanî olan her şeyden, kalbe hicret eden, kalbî duyguları
benimseyen ve nefis aleyhine hakikate ilişkin ilimlerle kalbe yardımcı olan,
ilim sahipleri, cemal ve celal müşahedeleriyle, Hakkın sıfatlarıyla
sıfatlanırlar. Sıfatın keşfinde ve Allah’ın en büyük kapısı olan rıza makamında
sabredenlerden, Allah razı olmuş ve onlar da Allah’tan razı olmuştur. Bunlar
için altlarından tevekkül, rıza ve bunlara münasip ilim nehirleri akan efal ve
sıfat cennetleri hazırdır. İşte saadet ve mutluluğun en büyüğü budur.” (9
Tövbe, 100) “Yalan ve iftira, insanı insan yapan nutuk, konuşma, yetenek ve
özelliğinin kötüye kullanılması olduğu için, insanı hayvandan aşağı iten
şeydir. Her güzelliğin aslı, her beğenilenin maddesi ve hayır ve saadetin malik
ve sahibine olan sadakat, her kemalin kaynağıdır. Sadakatin aslı da fıtrattaki
ahde vefadır. Fıtrata sadakat, Hakkın, “Tüm âlem senin için, sen benim için!”
sözünde gizlidir. Sadakat, kemal ağacının kökü, ahval yemişlerinin tohumu
gibidir.” (9 Tövbe, 119) (11 Nur, 11-26) Her şey Âdem için Âdem, Hak içindir,
arayıp bulmalı, vuslata ermelidir, insanın mutluluğunun kaynağı budur.
”Sizi tevhide davet ederiz ve yardımcı oluruz, şüphe etmeyin. Allah’a
yaklaşırsanız şüphe etmezsiniz. İstidadınızın gerektirdiği ‘Amaç ve mutluluk’
nedeniyle size bir kemal, olgunlaşma, tayin olunmuştur, bu sizin manevi
ecelinizdir.” (14 İbrahim, 10) “Herkes, kendi çalışmasıyla ve bildiği harflerle
yazdığı, kendi kitabını okur. Hak ve batılı, doğru ve yanlışı ayırabilen ‘Akıl
Resulünü’ göndermedikçe kimseye azap edilmez, aklı olmayana ceza yoktur. Daveti
işiten akılda, istidat harekete geçer ve daveti kabul eder.” (17 İsra, 13, 15) “İstidat
ve idrak ne kadar kuvvetliyse, mutluluğun olgunluğu ve lezzeti de o derece
kuvvetli olur.”(17 İsra, 75) “Yalnız ben varım, Allah ben’im. Büyük kıyameti
gösterseydim, insan gayret ve çalışmasının değeri kalmazdı.” (20 Taha, 14, 15)
“Efal, sıfat, zatın fenası ölümlerinden her biri iradi bir ölüm ise de, lâkin
bunlar daha saf, leziz, iştahlı ve mutlu bir hayattır ve her biri bir cennettir.
Vücudu hakkanî ile Rabbinden vücut verildiler. İşte bu, büyük bir feyiz,
anlayış ve idraktir, saadettir ki ondan büyük feyiz ve saadet olamaz. Allah âlimdir.”
(44 Duhan, 56, 57) “O cennetlerin altlarında şeriat, ahlâk, tevekkül ve tevhidi
efal ilimlerinin nehirleri cereyan eder, akar. Ve sizi tevekkül ve nefsin sair
makam ve menzilleri gibi güzel meskenlere dâhil eder. İşte bu saadet,
zikrolunan cennetlerde bu makamlara nail olamayan kimselere nispetle, büyük bir
saadettir, mutluluktur.” (61 Saf, 12)
İnsan,
hayatını kazanmak, geçimini sağlamak için çalışır, gayret gösterir. Mutlu olmak daima aklının bir
köşesindedir. (1) Mal, mülk edinmek ve zengin olmak üzere, önce ortama ait
mutluluk peşinde koşulur. Sonra bedensel sağlık, kuvvet ve güç sahibi olmak,
doğal ihtiyaçlarını karşılamak ister. En sonunda sıra ‘Hikmet, Marifet, ilmî ve
amelî kemaller, olgunluklar’ elde etmeye gelir. İnsan hayatında, yalan ve
iftirasız mutlu olmak, zorlu bir süreçtir. Hakkın kelamını işitip nasihatlerini
dinlemek ve uygulamak süreci kolaylaştırır. Benlik ve bencillikten uzaklaşarak,
ikilikten vazgeçerek mutluluğun kaynağı belirlenmiş olabilir. (2)
Tevhit ilmine sarılarak idrak artırılırsa, mutluluğun derecesi de artar.
Allah’ın kelamından şek ve şüphe edilmemesi halinde, doğru yoldaki yolculuk da
mutlu bir şekilde sürdürülür. Nefsanî alandan kalbe hicret edilir. Hikmet,
Marifet, ilmî ve amelî kemaller, olgunluklar aranırsa, Kitabımızda, Tevhit
İlminde, bulunabilir.
Umarım, biz de aradığı ruhanî ve bedenî saadeti bulan ve
vasıl olanlardan olabiliriz.
Necdet
Altınay 07012023
(1) http://necdetaltinay.blogspot.com/2014/05/cennetten-dusus.html
(2) http://necdetaltinay.blogspot.com/2019/12/ezoterizm-nedir.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder