4 Mart 2016 Cuma

İlim, Bilim, Bilinç,


               Bilgi, Bilim, İlim,


 

            Beş duyu ile algılananlar bilgiye dönüşünce örneğin, görülen bilinir. Matematik bilgilerimizle matematik ilminin kıymetini bilir, tüm matematik formüllerimizle evren bilinci oluştururuz. Eşya bilgilerle bilinir, ardındaki ilme ulaşılır, bilinç geliştirilir. Son yıllarda yürütülen bilimsel araştırmaların sonuç ve bulguları birbirlerini destekler ve tamamlar. Bilimsel bulgularla ulaşılan ilim, tevhit ilmiyle uyum içindedir, aynı bilinç paylaşılır. Sahibi kim olursa olsun, ilim bilinmeyi sever. Allah da evreni bilinmeyi sevdiği için, yoktan var etmiş, halk etmiş ve insanı yaratmıştır!

            Dr. S. Hawking, kuantum teorisinin elementlerini, bilimin kara delik anlayışının içine sokmuştur. Kuantum mekaniğine göre, uzayın çok küçük ölçeğine bakılırsa, parçacık çiftleri yoktan var olur ve sonra birleşerek tekrar yokluğa döner. Hawking, “Bu olayın kara deliklerin olay ufkunda oluşması durumunda, parçacıkların bir kısmı yutulurken bir kısmı kara delikten kaçacaktır” der.(1) Kaçan enerji ve parçacıklar, kara deliğin ekseni etrafında “Hawking radyasyonunu” oluşturur. Kara deliğe düşen bir kütle de zamanla enerjiye dönüşerek kaçar, böylece, kara delik zamanla hiçliğe dönüşür, buharlaşır. Kuantum mekaniğinin kara deliklerin tanımıyla birleştirilmesi, evrenin tümünde geçerli olabilecek bir kuram için atılan ilk adımdır. Kuantum ve görelilik kuramları gerçeği farklı görürler. Kuantum için, küçük ölçekte, her şey ayrışık, birbirinden kopuk, bağımsız ve parçacıklar halindedir.

            Görelilik kuramının denklemleri ise temel olarak düzgün, kesiksiz, sürekli ve birleşiktir. Kuantumda olasılıklar varken görelilikte kesinlik vardır. Kuantumda bir parçacığın davranışı kilometre veya ışık yılı ötedeki bu parçanın ikizinin davranışına bağlıdır, bu nedenle davranış ‘yerel’ değildir. Bir parçanın davranışı, bulunduğu yerdeki koşullara ve yalnız kendi özelliklerine göre değil, evrenin her neresinde ise, ikizinin davranışına göredir, hareketi bağımlı ve bağlantılıdır.

            Görelilikte ise kütlelerin davranışları yereldir. Dünya ve ay, görelilikle ilgili hareketlerinde, bulundukları ortama göre davranırlar. Ardı ardına yapılan deneyler fiziksel dünyanın yerel olmama özelliğini teyit etmiştir. Diğer bir deyişle herhangi bir olay yalnız onun çevresindeki koşullara bağlı değildir. Büyük Patlamadan itibaren, o olayın öyle olacağı önceden belirlenmiştir.(2) Her durum, evrenin ilk oluşumunda, önceden tayin edilmiş, belirlenmiştir. Enerjinin içinde bulunan bilgi, enerjinin ne zaman, hangi koşullarda ve nasıl bir kütleye dönüşeceğini belirler. Oluşan kütlenin de hangi koşullarda hangi özelliklere sahip olacağını yine içeriğindeki enerji ve kapsanan bilgi belirlemiş olacaktır. Farklı araştırmalarla ortaya konan bulgular da bu durumu destekler. Evrendeki her elektron ve molekül diğerlerinin tümü ile karşılıklı etkileşim içinde hareket eder.(3) Bu etkileşimler mesafe ve zaman tanınmaksızın gerçekleşir. Elektronun bilgisi ve özellikleri diğer elektronlarla etkileşimi içerir. Beynimizin hareketleri kafatasımızın dışından gelen bazı elektrik akımlarıyla etkilenebilir. Aynı şekilde beynimizin sinyallerini bilgisayar veya televizyon gibi araçların algılaması mümkündür.

            Fiziksel dünyanın yerel olmama özelliği yalnız ikiz elektron veya atomlarca değil, elektron ve moleküllerin karşılıklı etkileşimleriyle belirlenir, teyit edilir. Objeler, hareketleri karşılıklı bağımlılık ve etkileşim içindeyken, bilgi ve özelliklerini de korur.

             Evrendeki her obje, her parçacık, her ‘ışık paketi enerjisi’ bir bilgi taşıyıcısı olarak hareket eder.(4) Her ‘şey’ kendi fiziksel özelliklerinin deposudur, ardındaki bilgisi, özellikleri ve ilmi ne ise odur. Evren, özellik ve bilgilerinin, ardındaki ilminin aynısıdır. Kara deliklerin, eksenleri etrafındaki enerji ışınımı, ‘Hawking Radyasyonu’ bilginin kaybını önler. Böylece, kara delikler yavaşça hiçliğe buharlaşırken bilgi varlığını sürdürür. ‘Şey’in, ‘eşyanın’ kendine özgü bilgisi, transfer edilebilir ama asla kaybolmaz. Olay ufkunun ötesine geçen parçacıkların bilgileri, kaplama gibi çıkar, kütleleri enerjiye dönüşerek, olay ufkundan önce bırakılır ve kara delikten kaçar. Bu durum büyük patlamadaki ilmin bütününün korunduğunu, bilgi kaybının önlendiğini gösterir. Ayrıca, ilk oluşan plazmanın içinde, evrende var olan tüm objelerin bilgisinin var olduğunun kanıtıdır. Biz büyük patlamada var idik ki açığa çıktık, ilmimiz vardı ki bilgimiz açığa çıktı. Sonradan oluşan her objenin, kendine özgü bilgi ve özellikleriyle oluştuğu açıktır. Eğer bir yerde tüm bilgiler toplanmış ise buna ilim de denebilir. Büyük Patlamadaki ilk enerji bütünü ilmin tümünü kapsar. Sonradan evrende oluşan her ‘şey’ bu ilim ile oluşur.

             Tarihi Keşif olarak tanıtılan bir araştırma ile Fizikçiler evreni Allah’ın yaratmadığını ‘Kanıtladı’.(5) Bir grup bilim insanı evrenin yokluktan varoluşa nasıl geldiğini buldu.

            Kanada’nın Ontario eyaletinde, Waterloo Üniversitesi, Fizik ve Astronomi Departmanı başkanı Dr. Mir Faisal başkanlığındaki ekip, kuantum kuramını yaradılışa uyguladı. Uzun süredir bilinen bir gerçektir ki “Sanal parçacıklar” denilen miniskül parçalar yokluktan var olabilir. Bu kuram Heisenberg Belirsizlik İlkesi olarak da tanınır. Sanal parçacıklar çok az miktarda enerjiye sahiptir ve çok kısa bir süre var olurlar. Ekibin geliştirdiği “Şişme Kuramına” göre bir mini sanal parçacık, 13,8 milyar yaşında olan evreni oluşturacak şekilde, aniden şişti. Bu bilim insanlarına daha da karmaşık geleni “Evren yokluktan nasıl gelebilir, olabilir?” sorusudur. Olağandışı bulgularına göre soru yersizdir çünkü “Evrenin halen de hiçlik” olduğu ayrı bir gerçektir. Evrenin negatif çekimsel enerjisi ve pozitif madde enerjisi toplamı sıfır olacak şekilde birbirini dengeler. Ancak matematik ve fizik yasaları hep var ve geçerli olduğu için “Evren Düzenli Hiçliktir” denmektedir. Evrende, düzenli bir hiç olduğu için toplam enerji sıfır ama anlaşılması güç, adeta ilahi düzen denecek kadar karmaşık, bir kaos, ilim vardır.

            Din de bilim de hayatın evrim kuramına göre geliştiğini söyler. Nerede ve nasıl başladığı konusu belirsizdir.(6) Amino grup çorbasından oluşmadığına kesin gözüyle bakılmaktadır. Ama deniz dibindeki volkan ağızlarında oluştuğu da kesin değildir. Ancak nasıl bir şey olduğu kesinleşmiş gibidir. Yaşam maddesel veya materyal bir şey değildir.(7) Bir madde sonradan yeni bir özellik veya bilgi, ilim kazanamaz. Madde, ilimle donanmış enerjinin kütle kazanmış halidir. Kütleye dönüşmüş enerji, sonradan ilim veya özellik kazanmaz.

            Kuark en başından artı veya eksi yüklüdür, bu özellik oluşumdan sonra değişmez.  Böylece her obje ilminin ve özelliklerinin deposudur ve aynısıdır. Bir elektronun elektrik yükü, oluşumdan önce belirlidir, daha sonra değişmez ve bu yük kritik düzeydedir. Daha az veya çok olsaydı evrende var olanlar oluşamazdı. İkiz foton, elektron ve atomlarda kanıtlandığı gibi, kuantum düzeyindeki her var olan şeyin hareketleri Büyük Patlamadan itibaren önceden tayin edilmiş ve belirlenmiştir. Bu nedenle yaşam maddesel değil bilgisel, ilimseldir, ilmin bir halidir, atom ve molekülleri amacına uygun kullanabilen bilgidir, ilimdir.

            Canlılık oluşturan parçacıklar, canlılık oluşturacak şekilde, önceden ilimle donanmış, donatılmıştır. Su canlı değil ama canlılık ortamıdır. Bir su molekülü bir protein molekülünden çok farklıdır. Bir canlının yüzde yetmiş veya doksanı su olsa da suyun yaşam bilgisi yoktur ve su canlı değildir, yaşamaz, büyümez, ölmez. Tüm bu gerçekler tevhit ilmi için de geçerlidir.

            “Bu idrak ile her yönde Hakk’ın yüzü görünür, perdeler, vehim ve ham hayal ortadan kalkar.  Her iş ve eylem ilmin bir uygulamasıdır. Nefsin oluşumu, canlanması, hayat bulması ve yaşaması ilimle olur. Maddeyi ilimden ayrı düşünmek yanıltır.” (39.9)  “Eğer biz ‘var olur yok olur’ mevcudat olsun isteseydik kudret yönünden bize mümkün olurdu. Lâkin öyle mevcudat, varlık olsun istemedik, çünkü hikmet ve hakikate uygun olmaz, aykırı olurdu”. İnsanlar bir düzen içindedir ancak düzeni bilmezler, kaos derler! (21.17) “Hiçbir şey yok iken O vardı, O her şeyin evveli ve ahiri, sonu, batını ve zahiridir.”

            “Allah ‘yok’tan var eden, ‘var olandır’, ‘Gayri’si yoktur ki İlâh olsun, şirk olsun.” (2.6, 115, 255)

            Bilim insanları çok haklıdır. Enerji varsa ilmin kuralları geçerlidir. İnanç ve Kitaplar bir adım daha ileri gidip ‘enerji ilmin görünür halidir, ilimden ibaret olan ruhun sahibi vardır’ der (16.2). Tarafsız biri için en makul ve mantıklı olan şey, aksi ispat edilinceye kadar, elçi ve kitapların ilmini öğrenmektir. Yokluk ve varlık Allah’tadır. “O vardır, gayrisi yoktur” ayetini ve “Yokluk” kavramını anlamak için önce kendimizin “Yokluğunu” idrak edebilmemiz gerekir.

            Âdemin de âlemin de oluştuğu enerji ve ilim “Bizim değil” idraki kolay, “Bizim olan nedir, neye sahibiz?” sorularını cevaplamak zor. Enerji ilmin ilk bilinir halidir, aslında enerji ilimden oluşan ilk “Şey”dir. Enerji özellik ve düzene sahiptir. İlim ve enerji kavramlarının idraki bazı ayetleri anlamamıza yardımcı olur. “Âdem, Vücutta o Vahid-i Mutlak'ın gayrı bir şey ve O'ndan başka mevcut yoktur ki, ibadet olunsun, imdi ona şirk etmeniz, nasıl mümkün olabilir. O'nun gayrı, sırf âdemdir, yokluktur, bu sebepten şirk, ancak O'na cahil olmaktan neşet eder, kaynaklanır.” (2.163)

            Yer ve gök madde olmaksızın ve müddetle kayıtlanmaksızın halk edilmiştir. Yer ve gök Allah’ın ilmi ile görünür, vücudu ile mevcuttur. Zaman ve mekân ile sınırlı olan aklın itibarı olmasa arz ve semanın vücudu itibar olunmazdı. Sema ve arz Allah’ın vücudundan ayrı ve gayrı olamaz.
            Her şey istek ve iradesiyle, ‘Kûn, ol’ emriyle ancak söz ve ses duyulmaksızın, arada bir vasıta olmaksızın ve zaman geçmeksizin birden, an içinde olmaktadır.” (2.117) Genel olan evren ortamında hayat için özel alanlar oluştu. “O, Var Olandır!”
          

 (1) The Economist, General relativity: The most beautiful theory, Nov. 28th 2015.

(2) The Economist, Quantum theory, Hidden no more, Oct 24th 2015

(3) ABD’nin Yale Üniversitesi web sayfasında yer alan, 2105.4.20 tarihli, Oktay Sinanoğlu hakkında Memoriam yazısı.

(4) The Economist, Stephen Hawking's answer, Aug 26th 2015, by D.J.P.

(5) The Economist, Historic Discovery, By PAUL BALDWIN ,  Oct 16, 2015 

(6) The Economist, How life begins, Aug 18th 2015, BY T.C.

(7) Skeptic Dergisi, 2015.11.11, Life Is Potential, Biological Activity, by Douglas J. Navarick

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder